Alp bana bakarken hiçbir şeyi doğru düzgün yapamazken, bana suçlayıcı gözlerle baktığında sağlıklı düşünebilmem mümkün değildi. Okulu astığımı fark etmişti. Okulu onun için aksatmamı bile istememişken zamanında, şimdi sarışının tekiyle günümü gün ediyordum. Onun penceresinden baktığımda durum böyleydi.
- Merhaba Alp. Edgar'ı biliyorsun, arkadaşım, bazı sorunları vardı, konuşmaya ihtiyacı vardı o yüzden...
Edgar lafa atladı.
- Selin neden saklıyorsun Alp'ten? Bizi sevgili sanarsa diye mi? Sanarsa sansın abi, yok böyle olay. Herif seni bu kadar üzdüğü halde sen hala onu düşünebiliyorsun. Söylesene, o senin hayatına zebellah gibi çöktü diye astın bugün okulunu. Onu anlattın bana saatlerce. Ama o beyefendi senin ne düşündüğünü umursamadığı gibi üstüne trip atabiliyor. Ve sen buna katlanıyorsun. Bravo ya. İkinizi de tebrik ederim. Salaksınız siz. Ben gidiyorum. Siz de defolup gidin bir yerlere, gözüm görmesin.
Alp neye uğradığını şaşırdı. Ben ondan da beterdim. Peşinden gitmeye çalıştım ama taksiye atladı. Bende para yoktu, otobüs bekledim. Eve ondan çok sonra varacağımı düşünüyordum ki, Edgar evde bile yoktu. Çok kızdı bana. Kendimi o kadar çok üzdüğüm için..
Pelin'e anlattım olanları. ''Edgar böyle korumacıdır hep, öğrendi ya senin üzüntünün sebebinin Alp yüzünden olduğunu, biraz daha üzsün o çocuk seni, Alp'ten gider sorar hesabını. Öyle birisidir. Bu arada sana kızmakta haklı ben de kızıyorum. Alp saçma sapan şeyler için trip atıyor sana. Haksız olan o. Aramayı aklından bile geçirme.'' dedi. Tek çareyi ders çalışmakta buldum. Gece 2'ye kadar fizik çalıştım.-işte dostlar dünyanın sonu geliyor- Yattığımdaysa uyuyamadım.
Kapkara tavanı seyrederken Alp'ti kafamda dolanan tilkilerin sahibi. Onu neden bu kadar sevdiğimi açıklamak için neden bulamıyordum. Alper onun yanında daha göze çarpıyor fakat Alp masum. Temiz duygularla hissediyor bir şeyleri ve tek bir gülüşü yeterli benim ona tekrar tekrar aşık olabilmem için. Hiç bilmediğim bir yerde kaybolduğumda aniden, tesadüfen karşıma çıkacak kişi olur Alp. Anlatamıyorum bile, tutuk tutuk oldu dilim.
Önemli olan tek şey onu çok sevdiğim. Onu kaybetmekten korktuğum. ve aslında ona hiç sahip olamadığım..
6 yorum:
Sahip çıkma fiili yetersiz kalmıyor mu? oysa sahiplik fiili karşılıklı kullanılmalıydı. Birbirimize sahip çıkamadık demek daha yerinde olabilirdi. Düello gibi her ik kovboy aynı anda çeker silahı ve aynadaki kendini öldürebilir. Alp'le sen her ikiniz birbirinizi öldürmüş oldunuz aslında. Mukatele gibi. eğer sen yaşamıyorsan, oda yaşamıyor demektir. Eğer o yaşamıyorsa sen de yaşamıyorsun demektir.
Alp, ÖZgür ve Edgar, Prince Charming team :P
yok sayın profösör, bahsetmek istediğim sahip çıkmak değil, sahip olmak. yani sadece size ait olan bir şeyi kaybedebilirsiniz fakat Alp zaten onun değildi. Zor bir durum.
Sliwer, kendinden prensli beyaz atımızı beklemeye devam. :D
Yeni yılda ben Noel baba olmak istemem. Yeni yılda ben şişeden çıkan bir cin olmak isterim. O zaman dile benden ne dilersen dediğnde karşında beni bulacaksın. Her şeyi yapabilirim. Her hizmeti yerine getirebilirim. Her istediğin şey yerine gelir. Unutmamalısın ki; heyecandan olsa gerek, özür dilememelisin..!
Şişeden çıkan cin olsanız, dilek dilesek...
Özür dilemek bazen gereklidir ama.
Benim işim yerine getirmek. Benim görevim o ama. Bir masal ikonu olarak. Somut şeyler isteyeceksin ki, icabında kaşıkçı elmasını bana getir deseniz hemen bulup getirebilirim. Benim görevim bu..
Yorum Gönder