16 Ekim, 2016

Mavi küpenin gecesi

İyi geceler sevgili okur.

Vakit gece yarısını geçti. Odada zaman geçirmemek için yurda giriş saatinde geldiğim ve sonrasında çalışma salonuna indiğim gecelerden birindeyim. Aslında yalnızca bahane değil ders çalışmam, gün içinde uyuduğum için uykum gelmedi, üstelik çarşamba gününe hazırlamam gereken bir taslak üzerinde çalışıyorum. Bütün bir hafta sonu taslağı hazırlamaya niyetlenip zaten zorlandığım bahanesiyle çalışmalarımı word belgesini açıp isim koymak aşamasında bıraktım. Hafta içi dışarı çıkabilmek içinse bu gece çalışmaları hızlandırdım. Tamamen pragmatik bir bakış.

Yaklaşan vizelere de çalışsam çok iyi olacak. Seneye 6 ders yerine yine 11 ders almak istemiyorum. Belki mezun olurum çünkü, değil mi?

Çalışma salonunda yalnızım. Yurdun yalnız olduğum yerleri ve zamanlarını seviyorum. Örneğin odamın gördüğü ve yurdun arkasında kalan bankları da seviyorum, herkes sosyalleşebileceği plastik sandalyeleri tercih ettiği için o banklar boş oluyor. 

Saat ikiye geliyor ve sabah yedide kalkıp gün içinde birtakım zor işleri halletmem gerek. 

 Umarım yarın, yazacak kadar hislerim olur. Bazı günler o kadar hissiz geçiyor ki.

İyi geceler.

Hiç yorum yok: