Aylar sonra blog yazmaya geri döndüğümde daha kalabalık bir aileydik; fakat geldiğimiz noktada blog yazdıkça senleri kaybediyorum. Ama ben alışkınım, lütfen sen de üzülme. İnstagramda da fotoğraf koymadan önce daha çok takipçim vardı. Olmayınca olmuyor...
İyi ve kötü haberlerimi alıp geldim.
Kötü haber 1: Büte kaldım. Çarşamba günü siyasal düşünceler tarihi II dersinin bütüne gireceğim. Ama ben buna da alışkınım sevgili okur, bana işler mi bunlar? Birinci dönem de dersin ilk kısmından kaldığım için artık koymuyor.
İyi haber 1: İdareden geçtim. Bilen bilir, diğer bütün bütlerin acısını alan bir gelişme. İdare I'den de kalmıştım bu arada.
Kötü haber 2: Bu biraz iyi biraz kötü bir haber aslında. Yurttan insanlar birer birer ayrılıyor. Onları görünce kötü hissediyorum; ama internet o kadar iyi ki şu an perdeleri kapalı yurt odamızın ranzalı yatağının üstünde Gelmezsen Gelme dinleyerek blog yazıyorum. Bu kısmını ben iyi haber olarak düşünmüştüm; ama yazarken emin olamadım. İyi bence ya?
İyi haber 2: Anayasadan da geçtim. Kendi başına harika bir haber, yorumlamaya bile gerek yok.
Başka haberim yok sanırım sevgili internet sayfam.
Erasmus işlemleriyle uğraşıyorum, karşı okuldan birilerine mail filan atmam gerekti bir şey sormak için. Hiç sevmem böyle şeyleri neden internet sayfalarına yazmıyorlarsa insan gibi. Bakın ben internet sayfama her şeyi yazıyorum diye blogun linkini yollayayım mı?
Şimdilik hoşçakal.
Haberdar etmeye devam edeceğim, biliyorsun.
Artık birbirimizi tanıyoruz.
3 yorum:
Ağlamıyorum gözüme Erasmus'a giden davşan kaçtı...
Aylaaaar var daha. ^_^
Mart da da böyle demiştik bak çoktan geçti 3 ay...
dayanamıyorum bu acıya.
Yorum Gönder