06:20
Dünü olumlu bir karmayla kapatamadım. Fena da değildi; o yüzden negatif puan pozitife fark atmadı en azından. Yine de oturduğum sandalyenin kırılması ve burada kalem kalem belirtemeyeceğim başka artı ve eksi olaylar birbirini dengelediğinde, -2'lik bir berbatlıkla 19 şubata son verdim. Fena bir ortalama değil, bugünden umudum daha fazla.
07:15
5ten beri uyanık olmayı bugüne eksi puan olarak yazmakla yazmamak arasındayım.
07:48
Yazmadım. Dünü de bugünü de böyle kabullendim.
15:33
Her şey o kadar güzel ki nazar değmesinden korkuyorum, çünküüüüüüüü inside out izliyorum!! ^_____^
16:35
Yemeğe kadar bir film daha izlemek isteyen??¿
17:39
Hiçbir şey yetişmiyor. Bir film daha izleyip yemek yiyince saat çok geç olacak, o zamana kadar çok acıkırım ki. Ne zaman ders çalışacağım? Haftasonu hemen bitti. Depresyon!!
17:43
Breathe in izliyorum. Çünkü başroldeki oyuncuyu sevdiğim için. Güzel bir gün. ^___^
17:51
Aklıma çok çılgın, akşamıma renk katacak bir fikir geldi. Oda arkadaşlarım cumartesi gecesinde dışarıda olduğu ve ben bir yurt odasındaki ranzalı yatağımın üst katında beynim pelteye dönene kadar film izlediğim için istemeden depresyona girer gibi oluyorum. Acaba yemeği yurtta değil orduevinde yiyerek bu güzel ve eğlenceli cumartesi akşamıma renk mi katsam? Dönüşte de migrostan soda alır yemeğin üzerine içerim. (Filmi izlemeye başlayamadım. Bu arada sevdiğim başrol oyuncusu guy pearce değil, felicity jones.)
00:52
Benden, yarın, ingilizce, acayip tenseler anlatmam bekleniyor.
Ne kadar başarılı olacağımı yarın göreceğiz.
Yeni bir günde görüşmek üzere, sevgili okur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder