08 Aralık, 2025

Makeup Products, Project 13 Pan

 Merhaba Sevgili Okur,

Geçen yıl makyaj ürünlerini project pane koymuş; fakat sonra makyaj malzemelerini panlamaktan çok hoşlanmadığıma karar vererek o ürünleri çıkarmıştım. Yine karar değiştirdim ve zaten aynı ürünleri kullandığım için bunları doğal bir şekilde panladığımı fark ettim. Ve ilerlemelerini de izlemek için makyaj ürünlerimde de project pan yapmaya karar verdim. 


Öncelikle farlarımda zaten kullandığım ve panını gördüğüm ürünlerimi bitirmeye karar verdim. Panlar bu kadar açıldıktan sonra kullanmak zorlaşıyor; fakat uygun fırçalarla bitireceğimi düşünüyorum. Ortadaki sophx paleti eski postlarda paylaşmıştım, o zamana göre oldukça kullanılmış görünüyor. Ama her renkte iddialı değilim elbette. Kahvemsi rengini zaten baya kullandım o içindeki yeşil noktanın olduğu yerler boş. Beyazda pan yok ama yıl içinde yine çokça kullanırım. Tekli farı da bi noktada bitmesin diye kenara almıştım nedense. Kullandığım renklerden bu yüzden çabuk bitecektir. Bayağı da büyük bir far aslında.

En alttaki comfort zone ise yaşanmışlıklarla dolu gördüğün gibi. Sağ alttaki renk için almıştı herkes ve ben de lisans 3. sınıfta sanırım arkadaşımda görüp o rengi beğenerek almıştım. Sonra piyasadan kalktı, yenilendi ama yenisinin formülü eskisi gibi değilmiş sanırım. Ben de bitmesin diye bir türlü bitirmiyorum ama çok eski sevgili okur. Bu yüzden artık bitmesi iyi olur. Elimde sevdiğim başka renkler de var artık eskisi kadar minimal değil koleksiyonum. Dolayısıyla işaretlediğim renkleri bitirene kadar paletin sağ alttaki (boş panın yanındaki) rengini de kullanacağım ve işaretli renkler bitince bu paletle vedalaşacağım. Çünkü kalan 3 renk pek kullanacağım renkler değiller. Yine de bu süreçte onlara da şans veririm. 


The balm hot mama allığın fotoğrafta net görünmese de baya büyük bir göçüğü var. Bunun biteceğini sanmıyorum ama pan görme sürecini sizinle takip ederiz. Zaten çok eski bir allık da değil. 

Bu benim krem formu merak ettiğim için çok uyguna aldığım bir krem allık. Çabuk biter gibi bi izlenim edindim. Çok pigmentli de değil. Bu yüzden ilk kez allık bitirmeme vesile olabilir. Ama genel olarak toz allıkları daha çok sevdiğime karar verdim. Tekrar krem allık alacağımı sanmam.


Soldaki aydınlatıcıdan bir tane kullanmış bitirmiştim. Çabuk tükenen bir ürün. Eriyor adeta. O yüzden bu da gözümü korkutmuyor.
Aydınlatıcının yanında bb krem gibi bir şey var onu çok kullanmıyorum aslında ama kullanılınca da çabuk tükeniyor, bereketsiz bir ürün. Dolayısıyla 2026 içinde illa ki biter. Akşam çıkarken, ya da biraz daha uzun uzun makyaj yapmak istediğim ve makyaj makyaj görünmek istediğim günlerde kullanıyorum.
Kapatıcı düzenli olarak kullandığım bir ürün olmasına ve uzun yıllardır kullanmama rağmen ilk kez fit me kullanıyorum. Çok popüler ama ben pek sevmedim gibi.. Yine de düzenli kullandığım için zamanla biter. 
En sağdaki ise corrector ve her zaman kullanmasam da yine de kullanıyorum gibi. Biter bence.

Geçen yıl bir tane pudra bitirdim. Tamam bir kısmı kırıldı ama isteyerek olmadı. Bu pudrayı da bitirmek istiyorum ve bitiririm diye düşünüyorum.  Aslında o bitirdiğim pudradan önce bunu kullanıyordum. Sonra onu aldım. Gül koktuğu için direkt ona geçtim. Ama bu da gördüğün gibi baya kullanıldı, yarısından az kalmıştır. Düzenli olarak kullandığım bir ürün. 


Son olarak zaten bitmesine çok az kalan ama benim bu üründe hali hazırda project pan yaptığım bir rujum var. Bunu da lisansta almış ve severek kullanmıştım. Hatta o kadar sevdim ki aynısından bir tane daha almıştım. Bir ara bunu kaybettiğim için yeni aldığımı da kullanmışım ve o da azalmış hatta; ama kaybetmeseymişim bu şimdiye kadar biterdi. Geçen yıl bunun çok az kalmasından dolayı ağırlık vermeye başlamıştım. Kapaktan daha uzundu boyu ama gördüğün gibi minicik kaldı. Bir kere daha açılır açılmaz yani bu hafta biter diye düşünüyorum. Biten 2. rujum olacak. Yerine koyacağım renk de aklımda ama güncellemede bahsederim ondan. 

Project panimde 8 ürün ve 5 renk farım var. Bakalım nasıl ilerleyecek ve ne zaman bitecekler. Ben haftada 3 ya da 4 gün makyaj yapıyorum. Genelde de zaten bu ürünleri kullanıyorum. Dolayısıyla beni zorlayacak bir şey yok. Sadece iki farklı allık olması karışıklık yapabilir. Onu göreceğiz. Onda da krem allığı önceleyeceğim, bitirebileceğime inandığım için. Hot mama ile bir sıkıntım yok zaten sevdiğim bir allık, çok da eski değil, dursun.

Güncellemeleri ne zaman yayınlarım bilmiyorum. Bakalım kervan yolda düzülür. 

30 Kasım, 2025

Bitenler ve Kırılanlar :(

 Merhaba Sevgili Okur,

Tamamı project panimde olmasa da bazı ürünler bitirdim ve aslında ben bütün evi bir project pan sahası olarak gördüğüm için bunlar da teknik olarak project panimde sayılabilir... Ürünlerden birinin vücut nemlendiricisi olması ve maalesef benim elimde daha bir sürü olması nedeniyle gerçekten sevindirici bazı kullanımlar denebilir. 

Öncelikle geçtiğimiz postların birinde kuru şampuandan pek hoşlanmadığımı söylemiştim; fakat sonra evde bulunsun diye tekrar almıştım ve bu şişeyi kullanırken aslında hoşlanmaya başladığımı düşündüm. Bazı günler kurtarıcı olabilir çünkü. bu versiyonun kokusu falan çok hafifti özellikle çok beğendim. Evde bir yedeğim vardı watsons sürpriz kutusundan çıkan, şimdi onu kullanıyorum; fakat kokusunu biraz ağır buldum. Yine de kullanılır. 

Diğer bitenim vücut kremi. Çok güzel emilen, hafif bir kokusu olan, yapısı filan çok güzel bir kremdi. Gerçekten severek kullandım. Kutuyu kesip içindekileri ayrı bir yere boşalttım yani tamamını kullanmış oldum. Zaten biraz yüksek fiyatlı bir şey. Ben indirimden almıştım ama yine de ziyan olmaması gereken bir üründü. Bunun yerine geçen postlarda bahsettiğim otel ürünlerini kullanmaya geçeceğim. 

Minik mavi şey bir yüz peelingiydi. Çok uzun zaman süründükten sonra duşakabine koyunca düzenli kullanarak bitirdim. Haftada bir filan minik yüz keseme biraz döküp yüzümü nazikçe keseleyerek kullandım. Ama peelingleri hala saçma buluyorum. Kese başlı başına o işi yapıyor??

Turuncu nivea lip balm maalesef kaç yıllık olduğunu söylemekten utandığım, ara ara kullanmayı bırakmayı düşündüğüm; ama aslında yapısında ve kokusunda bir değişiklik olmadığı için kıyamadığım bir lipbalmdı. Çok sevdiğim ve iyi nemlendirdiği de söylenemez. Tekrar alacağım bir şey değil ama bittiği için memnunum.

Pudramı ise maalesef istemeden sonsuzluğa uğurladık. Şifonyer mi denir, yatak odasındaki parfümleri falan koyduğumuz şeyin tozunu alırken yanlışlıkla makyaj çantamı yere düşürdüm ve pudranın zaten kapağı filan kırık olduğu için ters düşmenin de etkisiyle kırıldı. Tozları toplayacaktım ama düştüğü yerde toz almak için kullandığım cam sil gibi bir şey vardı ve hem kimyasala temas etti, hem zaten ıslandı filan iflah olmayacağını ayrıca hijyenik de olmayacağını düşünerek vedalaştım. Tamamen bittiğini görmeyi çok istiyordum, çünkü oldukça az kalmıştı. Sanırım paketin 1/4'i çöpe gitmiş oldu. Severek kullandığım bir pudraydı, pembeydi ve gül kokuyordu. Dream pudra yani resmen. 


Ayrıca evde de şampuan falan gibi şeyler bitirdim ama onları bu seride göstermiyorum. Yedek ürünlerimi koyduğum dolabım biraz hafifliyor bunun için memnunum. 

03 Kasım, 2025

Project pan

Merhaba Sevgili Okur,

11 Temmuzda başladığım project pan ürünlerimdeki son durumu paylaşmak istiyorum, çıkanları falan belirleyelim diyorum. Kalanların ne kadar ilerlediği konusunu da bir sonraki postta tartışırız. Böyle ekstra bir post atmak istedim ki, yazma pratiği olsun. Eskiden hem bloz hem gönünlük falan yazardım ama artık konuşurken bile cümle kurasım gelmiyor. 

Öncelikle güneş kategorisi ürünlerinde güzel ilerlememiz var. İkisi de bitti. Sağdaki zaten az kalmıştı, pek sevmiyordum beyazlık bıraktığı için. Soldaki ise güzeldi severek kullandım. Şimdi L'oreal'den kullanıyorum bir tane. Onu projeye katabilirim.



Otel ürünlerinden ise yıldımm. Şampuanları kullandım duş jeli olarak; fakat vücut sütlerini 150 ml kavanoza boşalttığımda neredeyse tamamını doldurdu ve bu benim motivasyonumu yıktı geçti. Beklediğimden çok ürün çıktı ve kullanması oldukça uzun sürecek. Oysa benim kenarda kullanmak istediğim ve bunun için heyecanlı olduğum farklı vücut kremlerim vardı. Bu yüzden bunları kavanoza boşalttım; fakat başka bir kreme geçtim. Aveeno kullanıyorum şu aralar. Ama bu kavanozu da kullanacağım merak etme. 



Aşağıdaki kategoride de güzel ilerlememiz var. Chakra body mist, en sağdaki mini boy rexona roll on ve onun solundaki yeşil deodorant bitti. Chakranın yanındaki yeşil body mist ile aşağıdaki seviyeden azaldı ama sanırım biraz sıkıldım ve pek kullanmıyorum şu aralar. Onu yaza çok yakıştırıyorum, bu yüzden kışın elim pek gitmiyor. Bilmiyorum yine de project panden çıkardım diyemem. 



Temizleyiciler kategorisi de pek fena değil; fakat ilk ürün olan beyaz peeling bitmedi :D Sağdaki mavi kafalı temizleme jeli bitti. Onun yanındaki yeşil de ilerliyor, memnunum zaten bitmesini istemiyorum. Onun sağındaki garnier makyaj temizleme suyu bitti. Onun sağındaki refill şişede de sarı garnier vardı o da bitti. Öndeki iki zero minik kavanoz bitti. Soldaki de peelingdi ve o bitmedi. 

Ama yani bu kategoride 3 ürün kaldı sadece. 1'inin bitmesi için acelem yok. Ama 2 peeling daha sürünür gibi geliyor.


Sonraki karışık kategoride pek gelişim yok işte. Soldaki nivea vücut nemlendirme kremi bitti. 

Mavi yumoşu saldım artık bitmese de olur, lazım oldukça kullanıyorum. 

Mavi face mist bitse iyi olurdu ama ancak yarıya geldi. 

Mor saç spreyi az kaldı gibi, 1/4'i kalmıştır. Güzel gidiyor kullanmaktan memnunum. 

Kahverengi saç yağını pek kullanmıyorum. Aklıma geldikçe. Ayda 2 falandır yani. Sağdaki minik dalin vücut yağı bitti. Vücut yağını pek sevmediğimi daha önce söylemiştim. 

Ennnn sağdaki beyaz aydınlatma kremi de bitmedi. Onun daha sürüneceği var muhtemelen.



Nemlendiriciler oldukça iyi durumda. Soldaki yeşil bitti, içini filan da kestim. Güzeldi onu seviyorum yine denk gelirse kullanırım.

Mavi mia çok az kaldı ama onu sevdiğim ve hemen bitsin istemediğim için kullanmayı bıraktım. Şimdi bitirmek istediğim göz kremlerini falan kullanıyorum. 

Sağdaki göz kremi de bu şekilde kullanılıyor ve bu hafta biter. Kavanoza boşalttım zaten demiştim. 

En sağdaki frudiayı da bitirdim kavanozuna başka şeyler dolduruyorum. İyi oluyor. Yüz kremi ürünlerim elimde yedekli olarak var. 


Kolonya kategorisinde de biraz sadeleştim ve sakinleştim. Çok fazla çeşit denemiyorum artık, sevdiğim ürünlerle ilerliyorum. 

4 Eyüp Sabri'den 1 tane kaldı sadece. 2 tanesini filan arkadaşıma verdim ama, ufak bir cheating gibi görünse de gerçekten başka şekilde bitiremezdim... Son kalanlarda çok zorlandım bu seride. Limon kolonyası devam ya maceraya gerek yok.

Eyfel duruyor öyle kullanmıyorum. Birine vereceğim muhtemelen. 

Pereja duruyor, eyüp sabri bitince ona geçeceğim arada saçıma falan sıkmalık. 

En sağdaki Selin de bitti gibi, az kalınca elimdeki yedeğe boşaltıp onun şişesini fulledim. Şişe azaldı elimde. Bu da minik bi cheating ama şişe kalabalığı azaldığı için olumlu. 



Güncel bir project pan postu yakındır sevgili okur.

Biten bitmiştir bittiği gün bitmiştir

 



Merhaba Sevgili Okur,

Ben göz kremi insanı olmadığıma karar verdim. Ya da tüp formda göz kremi insanı değilim, bu konuyu tam olarak netleştiremedim. Görselde gördüğün ilk iki ürün göz kremi ve ben bunları bir türlü kullanamıyordum. Halbuki kullanmak da istiyorum. En son bunları minik kavanozlara aktardım ve tüm yüzüme kullanıyorum. Bu şekilde değerlendirmeye karar verdim ve daha iyi oldu sanki. Bir dahakine de göz kremi alırsam kavanozda alacağım. 

Maskara bitti. Bu baya iyiydi tekrar alırım. 

Kurtuluşta yaşarken aldığım yüz temizleyici yeni bitti. Gerçekten her yıl 27 Ekimde toplanıp bu temizleyicinin bitişini kutlamalıyız zira yaklaşık 4.5 yıllık bir üründü ve hala kullanmam ne derece sağlıklı emin değilim. Yine de kokusunda falan değişiklik olmadığı için kullanıyordum. Elimdeki bu derece eski ürünleri tüketiyorum ve neyse ki bu rezilliği tekrar yaşamayıp ben de normal insanlar gibi 1 yılda falan bitireceğim bundan sonra ürünleri. Ben bu temizleme jelini aldım çünkü o zaman elimde hiç yüz temizleme jeli yoktu ve kullanmak gerekiyor diye düşünüyordum. Çok içerik falan bakmadan aldım hatta, araştırsam bunu almazdım muhtemelen. Sonra düzenli kullanmadığım için süründü de süründü. Artık cilt bakım rutinim oturdu gibi o yüzden bu sorunlar da tekrarlanmayacak diye umuyorum. 

Son ürün yakın zamanda aldığım ve 4-5 kullanımda biten oje kurutucu. Faydası oldu gibi ama çabuk bitiyor. Bir yandan da istediğim kadar verim de almadım. O yüzden tekrar denemek istiyorum, ondan sonra karar vereceğim nihai fikrime.

Biten ürünlerim bu şekildeydi. Aslında geçen project pan postunu tekrar güncellemek istiyorum elden çıkan çok ürün oldu. 

Sevgiler,

18 Ekim, 2025

Bitenler

 

Merhaba Sevgili Okur,

Bazı biten ürünlerim var project pan'imde. Öncelikle artık tam olarak project pan yapıyor sayılmam; ama project pan'i hayat tarzı haline getirmeye çalışıyorum denebilir. Elimdeki ürünleri kullanıyorum. Watsons sürpriz kutu çıkardıkça alıyorum ama onun haricinde çok fazla ürün almıyorum ve elimdekiler de yavaş yavaş azalıyor. Pek fazla hate panlediğim ürün de kalmadı zaten. Elimdeki ürünleri severek kullanıyorum. Bitmelerini de çok istemiyorum. Fakat nasıl doğan büyüyorsa kullanılan ürünler de bitiyor sevgili okur. 

Öncelikle sol üstte ilaç şişesi gibi olan kahverengi şişede güneş serumu vardı ve severek kullanmıştım; çünkü kolay emiliyordu ve tatlı bir kokusu vardı. Bitti, project pan postunda kullandığımı söylediğim 2 üneş kremi de böylece bitmiş oldu. 

Bioderma yüz temizleyicisi aslında gereksiz bir satın alımdı ama bu ürünü çok merak ediyordum, bu yüzden hem ürünü satın aldım hem de bittiğinde şişesini seyahatlerde kullanırım diye düşündüm. Bu yüzden saklayacağım. Ürünü de sevdim aslında ama Garnier'i de seviyorum ve fiyat farkı çok fazla. Elimdekiler bitince tekrar bunu mu alırım Garnier mi bilemiyorum. Sanırım Garnier alırım. 

Minik dalin bebe yağını bitirdim ve bir daha Didem bebek için bebe yağı almamaya kesin karar verdim. O kadar güzel vücut kremleri var ki, hem güzel kokup hem hiç yağlı bir his bırakmadan emiliyorlar. Yağla uğraşmak delilikmiş. Küçük olduğu halde çok uzun süre kullandım ve sevmeden kullandım. Neyse ki bitti ve neyse ki küçük boydu. Elimde vaseline'in bir yağı var o da yağlı bir his bırakacak mı bilmiyorum. İngiltere'den almıştım ve heyecanlıydım kullanmak için aslında; ama vücut yağı konusu beni bir düşündür. Şu anda kullandığım Aveeno'ya bayılıyorum, hemen emiliyor ve çok tatlı kokuyor. 

En sağdaki Eyüp Sabri kolonyayı saçıma sıkarak bitirdim. Elimde sadece 1 tane kaldı bunlardan. Şükürler olsun. Maalesef pek sevmiyorum ve yeni, ilgimi çok çeken bir koleksiyon olmadıkça bu miniklerden kendime almayı düşünmüyorum. Hediye olarak da limon serisini alırım alırsam.

Maskara bitirdim ve 1 yıl kadar önce dehşete düşerek project pan yapmaya karar verdiğim zaman elimde olan tüm maskaraları tüketiyor gibiyim. Yani elimdeki açık maskaralar bittiğinde tüketmiş olacağım bir daha maskaraları ancak bittiği zaman yeniden alırım, yedeklemeyeceğim. Çünkü kuruma problemleri oluyor. 

Kapatıcı da bitti. Bunu seviyorum ben ama galiba daha çok sevdiğim bir tane buldum Lovely'den. Sürpriz kutudan çıkmıştı. 

Minik nivea soft'u çantamda taşıyordum. Güzeldi bunu da minik ve tatlış kutusu için almış olabilirim...... İçine başka şeyler koyarak yaşatmaya devam edeceğim. 

Biten ürünlerim bu şekildeydi sevgili okur. Kozmetik ve makyaj kategorisinde kendimi durduruyorum ve çok fazla alışveriş yapmıyorum. Zaten bu arada durdurmama gerek kalmıyor benim unutkanlığım biraz problemdi, onu aştım ve evde dursun diye bir şeyler almayı bıraktım. Her şey var valla çok şükür. 

Project pantry de güzel gidiyor. Markete gitsem de kısa sürede tüketilecek ürünler alıyorum ve yemek pişirmeme yardımcı şeyler oluyorlar genelde. Buzluktan malzeme kullanmaya da devam ediyorum. Bugün beyaz kino kullandım mesela bakliyatlar içinden. Bulgur yerine kullandım iyi oldu, gayet başarılı ilerliyoruz denebilir.


13 Ekim, 2025

Pantry Challenge'lı 1 Hafta

Merhaba Sevgili Okur,

Pantry Challenge'lı bir haftayı geride bırakırken alışveriş yaptığımı söylemekle başlamalıyım; ama yoğurt, yumurta, peynir, ekmek gibi ürünler aldım ve aldığım ürünlerin tümü bir ay içerisinde biter muhtemelen. Bu yüzden alışveriş konusunda bir rahatsızlığım yok.

Buzluktan oldukça fazla ürün kullandım ve pişirdim. Bu yüzden de çok memnunum. Bakliyat ve makarna çekmecemde bir rahatlama yaşandı, çünkü cannelloni roll'larımı tükettik. Babaannem güney italyadan olduğu için lazanyayı evde açtığı günler haricinde de bu rollara sararak hazırlardı. Aşağıdaki gibi bir şey görüntüsü.


Lavaşlar vardı bir sürü onları kullandım. O baya iyi oldu yani gerçekten artık bayat ekmek yemekten gına geldi; çünkü buzlukta yer açmak için onları buzdolabına koymuştum. Neyse yavaş yavaş tükettik işte.

Şimdi radarımda bir iç pilav yapmak var. Biraz kuş üzümü ve iç pilav kullanayım. Bir de kakaom bayadır duruyor ben ne zaman kullandım en son hatırlamıyorum fakat kakaoyu kullanmak için kek yapamam sevgili okur, o kadar da değil....


06 Ekim, 2025

Pantry Challenge

 Merhaba Sevgili Okur,

Seninle yeni bir challenge'a başlıyoruz ve bu sefer adını da koyacağız! Aslında daha önce de mutfaktaki ürünleri bitirme temalı project pan yapmıştım ve bu gibi hedeflerde başarılı da oluyorum. Buzluğumu baya boşaltmıştık o dönem. Fakat kendine has bir adı olduğunu bilmiyordum, pantry challenge deniyormuş. Bu konu hakkında youtube'da videolar ve blog yazıları da var. Genelde gördüğüm kadarıyla büyük ama büyük derken kocaman kilerleri olan insanlar (abarttım) yapıyor. Bir de mesela yemek bloggerı yapmış onun da elinde çok malzeme birikiyor muhtemelen. 

Aslında ben mutfakta çok büyük bir stok sorunum olduğunu düşünmüyorum. Bakliyatları filan paket paket almam sadece bir paket alırım ama project pandeki temel sorunumla benzer biçimde aldığım ürünleri kullanmayı unutuyorum. Kısır bir yemek listesine sıkışıyorum. Halbuki elimdekilerin farkında olup yaratıcılığımı da kullanacağım bu gibi challengeların "bugün ne pişirsem" derdime de çare olacağını düşünüyorum. 

Sana biraz bu meydan okuma sonucunda neleri hedeflediğimden bahsedeyim. Buzluğum çok dolu şu sıralar. Onları azaltmak istiyorum. Teee ne zaman alınmış fırın makarna için makarnam var mesela kullanayım bitsin diyorum (bir yemeklik bile olmadığı için elim gitmiyor. Nasıl değerlendirsem bilmiyorum ama belki kendimi zorlarsam bir şeyler üretirim) ama bir türlü sıra gelmiyor. Makarnam da aslında çok fazla yok mesela 1 paket falandır o da. Nohutum az kalmış. Haşlayıp humus falan yapabilirim. Yine de dediğim gibi pek elim gitmeyen ürünleri ya da unuttuğum yemeklerimi tekrar hatırlamak istiyorum. Örneğin ben neden arpa şehriye salatası yapmayı bıraktım ki çok güzel oluyordu. Arpa şehriyeyi pilava katmayı bile hatırlayamıyorum genelde.... Oysa ki katsam güzel olur. Elimdeki aşlıktan çorba yapabilirim ama bir türlü yapmıyorum... Anladın değil mi sevgili okur aynı yemekleri yeme kıskacından çıkıp biraz daha yaratıcı şeylere yönelmek için kiler meydan okumasına başlamak istiyorum. 

Eskiden koyduğum bazı kurallar vardı onları yeniden kullanacağım. Bazen alışveriş yapabilirim ama yalnızca yumurta, yoğurt, peynir gibi olmazsa olmaz malzemeleri alabilirim. Elimdeki ince bulguru kullanmak için kısır yapabilirim ve bunun için yeşillik alınabilir (ama tüketilmek şartıyla) fakat ince bulgur alınamaz. Bir de kendime bir hedef belirlemek istiyorum ama onun ne olacağından emin değilim. Aslında bir zamanla sınırlamak mantıklı. Ya da artık iyice her şey bitti dediğim zaman mı bırakmalıyım? Aslında şu anda tam olarak ne buzdolabına ne mutfağa sığamıyorum. Sığabildiğimi düşündüğüm ve ferahladığımı hissettiğim bir an da olabilir. Ona gidişata bakarak karar vereceğim. Kimisi bir hafta, kimisi bir ay gibi zaman sınırları koyduğu gibi kimisi 2000 dolar tasarruf gibi para limitleri koymuşlar. 

Buzluğum gerçekten çok dolu mesela biraz yer açılsın istiyorum. Bir de misafir geldiği zaman yapılan hazırlığın alışverişi de oluyor ve yakın zamanda arkadaşlarımız gelmişti. O zamandan kalan ve tüketmek istediğim, normalde çok sık almadığım ürünler var. Gördüğüm kadarıyla yabancılar da genellikle ocak ayında bu challenge'ı yapıyorlar, herhalde noelden kalan ürünleri tüketmek isteğiyle bağlantısı vardır.

Öncelikle yapmayı planladığım bazı yemekler:

Buzlukta iç bakla var. Onu kullanmak için fava ya da iç bakladan humus yapabilirim. Enginarla bir şeyler yapabilirim. Ama o baklayı kullanasım var. 

İç pilav için kuş üzümü ve fıstık falan var. Onları kullanmak istiyorum. 

Az kaldı dediğim o fırın makarna makarnasını (içi delikli spagetti) kullanmak istiyorum. 

Kinoa almıştım ne manaysa artık onu kullanayım bitsin. Salata yapabilirim onlarla. Roka ve semizim de var kullanmak istediğim. 

Köz patlıcanım var o da açıktı kullanılsın kötü olmadan. 

Kedi dilim var kullanayım bi de canım tiramisu çekiyor he. 

Aşlık çorbası yapayım bir kere hatta tarhana (2 türlüsü de) çorbası da yapayım. 

Yeşil mercimekli erişteli yemek de yapayım bayağıdır yapmadım.

Lazanya yapsam iyi olur hem buzlukta et var hem lazanya yapraklarım var. 

Değerlendirmek istediğim ve buzluğa sığmadığı için çıkardığım lavaşlar var. Kahvaltıda falan tost ile ya da içine dürecek bir şey bulursam dürüm olarak küflenmeden kullanmam lazım. Bir de elimin hiç gitmediği kuru bamya var biraz. Çorba yapabilirim ya da türlü falan yapabilirim ama bitsin artık o bayadır duruyor, başına iş gelmesin.

Öyle işte sevgili okur kafamda fikir tam olgunlaşmadan seninle paylaştım ama süreç içerisinde macerama tanık olacağını düşünüyorum. Keyifli olacak. Ayrıca kozmetik ürünleri project panime de devam ediyorum o konuda da için rahat olsun. Hatta kullandığım far paleti yerine yine elimdeki başka palete mi geçsem diyorum ama diğer yanım da hayır ben bunlarla yaptığım makyajı çok seviyorum diyor. Yani değişiklik ya da yeni ürün arayışım yok. 

Şimdi biraz da pantry recipeleri birlikte değerlendirelim istiyorum. Pantry challenge'ı araştırırken yabancıların kilerinde neler var, en çok hangi ürünleri stokluyorlar biraz fikrim oldu. Pantry recipes olarak geçen paylaşımları da sıklıkla var çünkü, ağırlıklı olarak kuru bakliyatla ve her evde bulunan malzemelerle sıklıkla yaptıkları yiyecekler anlamına geliyor. Bizde de tariflerde falan bazen yazar ya herkesin evinde olan malzemelerle yapılabilecek bir tariftir gibisinden.


Makarna çok ama çok klasik bir her evde olan malzeme sanırım. İtalyanlar başta olmak üzere tüm dünyada herkesin çekmecesinde, dolabında, buzdolabında (bizim köydeki evde koltuğun altındaki sandıkta) falan muhakkak bulunur. Çok fazla malzemeyle kombinlenebiliyor olması, kolay depolanıp uzun süre dayanması, ucuz olması falan hep artıdır. Ayrıca içine ne koysan gidiyor. Fasülyeyle bile makarna tarifi gördüm. 

Yine pirinç de herkesin kilerinde mutlaka olduğunu gördüğüm ve makarnayla benzer özelliklere sahip bir ürün. Pişirme biçimi çok büyük farklılıklar içermekle birlikte kullanım amacı, mantığı aynı: ucuz, pratik, her yemeğin yanına yakışıyor. Üstüne de ne koysan gidiyor, içine de ne koysan gider. Bir de asıl dikkatimi çeken bu yabancılar çok ama çok fazla meksika fasülyesi kullanıyor. Bizim mutfağımızda o kadar yeri yok mesela ama bizim kuru fasülye neyse onlarda meksika fasülyesi o sanırım. Böyle kıvamlı ve çok sulu olmayan tarifleri var genelde. Çok güzel bir İspanyol tarifi denemişliğimiz var bizim de çekirdek aile olarak evde. Artık kıyamet teorici Amerikalı gibi kırmızı fasülye konservesi stoklayabilirim ben de evde (şaka stoklamam 2 tane alırım). 


Mesela granola da çok iyi bir pantry recipe bence, yulaf ve kuruyemişler belki biraz da baharat ile yapılıyor. Ben granola yemeyi de seviyorum; fakat maalesef bir kez denedim ve nedense yapamadım yani basit de duruyordu aslında. Ama olmadı. O kadar güzelim malzeme ziyan oldu ki tekrar cesaret edemiyorum. Ama yapabilen kesin denesin. Bir de fiyatları çok arttı evde daha düşük maliyetle yapılır halbuki. 

Çorba da eldeki malzemeleri tüketmek için çok iyi bu arada. Hem içine ne koyduğuna bağlı olarak tek başına da çok doyurucu olabiliyor. Her şeyi blenderdan geçirerek pürüzsüz de yapılabilir, taneli falan da olur. Daha önce "Çorba Dosyası" başlıklı yazımda detaylı ele almıştık ama etli mi balıklı mı tavuklu mu sebzeli mi bakliyatlı mı aklına gelebilecek her şeyli olabilir. Pantry recipelerde kuru fasülyeli bile gördüm gerçekten o kadarını da Allah affetsin. 

Böyle işte, biraz kafamda netleştirip başlayacağım. Ya da belki de başlamışımdır bile?




21 Eylül, 2025

Bitenler ve Çöpe Gidenler

 

Merhaba Sevgili Okur. 

Bir süredir roject pande güzel ilerlediğimi düşünüyorum. Bunun bir göstergesi olarak da biten ürümlerim var. Bitenlere ek olarak algıda seçiciliğin bir parçası olarak internette eski makyaj malzemelerinin virüs bakteri filan saçtığı söylenen haberler karşıma çıkmaya başladı ve bunlardan etkilenerek çook eski olan ve artık kullanmayacağımı düşündüğüm makyaj malzemelerini eledim. Önce bitenlerden başlayalım.

Rexonanın mini seyahat boy roll onunu bitirdim. Bunu küçük boy olmasına rağmen sanırım 1.5-2 ayda bitirmişimdir. Zaten büyük boy bir roll onu daha önce dört ayda bitirdiğimi hesaplamıştık. Bir de watsonsın deodorantını bitirdim. Güzeldi ikisi de, beğendim.

Farmasinin el kremini çok beğendim, daha önce de söylemiştim bu 2. kremimdi ve sevdiğim için tekrar almıştım. Keserek kullanarak tamamen bitirdim. 

Çoooook ama çoooook uzun zamandır kullandığım güneş kremimi de bitirdim. Güneş kremleri için 6 aylık kullanım tarihi var deniyor ve bu o süreyi aşmıştı maalesef ki. Bundan sonra daha dikkatli olacağım. Şimdi yine elimde project pande olan bir güneş kremi var onu kullanıyorum. O da oldukça azaldı. 

İki tane de minik parfüm testerı bitirdim. Güzeldi, bunlar özellikle seyahatte iyi oluyorlar. Genelde şehir dışına çıkacağım zaman yanıma alarak kullandım. 



Çöpe giden makyaj malzemelerim arasında iki tane far paleti ve beş tane mini ruj var. Bu bilinçsiz kullanımlarım için üzgünüm; fakat artık elememin zamanı gelmişti çünkü bu iki palet ben tee Kurtuluşta yaşarken aldığım makyaj malzemelerimdi. Minik olanı belki daha önce bile almış olabilirim. Çok uzun zaman tek paletimdi. Sonra soldaki büyük olanı aldım Kurtuluşta yaşarken. Çok uzun zaman kullandım ve üç rengini gramajları çok yüksek renkler olmalarına rağmen bitirdim. Diğer renkleri de baya kullandım bu arada çok belli olmasa da. Sanırım başka paletler alınca bunları kenara atmışım. Üzüldüm yani soldaki paleti yine olsa yine kullanırım aslında. Beğendim renklerdi ve parlak olanlar bile günlük kullanıma uygundu. 

Sağdaki ise benim far kullanmaya başladığım, ilk kez daha farklı bir makyaj tarzı denediğim paletti. Tekli far olarak ayrıca krem rengi almıştım, önce onu tüm göz kapağıma sürüp sonra sağdaki palette  biten rengi crease (katlanma) bölgesini sürüyordum. Eyeliner'ımı çekip maskarayla makyajı bitiriyordum. Far çok baskın olmuyordu ama renk de veriyordu. Bu iki palete emekleri için teşekkür ediyorum ama eskilikleri ve gözle görünmese de kirli oldukları için artık kullanmaya elim gitmiyor. O fırçalar mesela o kadar kirli ki, eminim renklerin üzerinde de göremediğim tozlar vardır. Dediğim gibi en az 4-5 seneden bahsediyoruz ve çok uzun zaman tek paletim oldukları için çok sık kullanıldılar.  

Rujlar ise gerçekten çok bilinçsiz bir alışverişin ürünü. Yine çook uzun zaman önce, Kurtuluş'ta yaşarken çok ucuz diye almıştım. Sanırım online alışverişten almıştım ve online alışverişim gerçek para harcamıyormuş sanrısına kapılmışım. Çok az rujum olan zamanlardı ve zaten hala aynı renkleri kullanmaktan keyif alıyorum; ama o zamanlar çeşit olsun makyaja göre, kıyafete göre sürerim diye düşündüm. Renkleri kendime yakıştırmadım, nasıl yakıştırayım ki kim kendisine mor ruj yakıştırır sonuçta?? Ayrıca sanki bana reklam makyajı yapıyorum, gözüme tavuskuşu çiziyormuşum gibi neyin çeşitli makyajından ve çeşitli makyaja gidecek rujundan bahsediyorum? Sür kiremit rengini yoluna devam et işte. 

Beşer şaşar sevgili okur ama sonuçta artık ucuz diye bir şey almamak gerektiğini ve hali hazırda keyif aldığım şeyleri kullanmaya devam etmem gerektiğini, çok fazla çeşide ihtiyacım olmadığını ve kullanamayacağımı öğrendim. Bu konularda daha bilinçli bir project panner olduğumu söyleyebilirim. 





01 Eylül, 2025

Project Pan Güncelleme

 Merhaba Sevgili Okur,

Project panin neredeyse 2. güncellemesi yaklaşırken ben bu sefer biraz hevessiz olduğumu gördüm. Aynı ürünleri kullanma konusunda motivasyonum yüksek değil ve yapamıyorum. Yine de belli ürünlerde güzel ilerlemelerim de var. 

Öncelikle otel ürünlerinden bahsetmek istiyorum. 


Barselona'dan aldığım vücut sütlerini sağdaki eski krem kavanozuna boşalttım ve baya doldurdu onu. Aslında kullanması konforlu, çok çabuk emiliyor ve kullanırım ama bu kadar dolu bir kavanoz olması ve çok uzun süre kullanacağımı bilmek canımı sıktı. Elim pek gitmiyordu. Bu yüzden biraz kullandım ama şimdilik ara verdim ve uzun zamandır kullanmak istediğim ve panlamak henüz istemediğim başka bir vücut kremi kullanıyorum şu aralar. Ondan hevesimi alınca buna tekrar dönebilirim. 


Soldaki duşta kullandığım yüz nemlendiricisi ve çook uzun zamandır benimle olduğunu söylemiştim. 2 önceki evimdeyken almıştım onu. Onun yanındaki de duşta kullandığım peeling ve hiçbir işe yaramadığını düşündüğüm için pek ilerlemesi yok. Bunu bana satanlar keseye döküp kullanabileceğimi söylemişti. Ne alaka ya keseyi kendim yapsam daha çok işe yarar. 

Sağdaki ise aslında çok bitsin diye acele etmediğim yüz temizleyici. Normal kullanıyorum onu her gün zaten. Azalıyor. Eski postta yer alıp burada yer almayan ürünler de var. Yakından bakalım.

Garnier yüz temizleyici bitti. Yanındaki sprey şişede de garnierin çift fazlı yüz temizleyicisi vardı ve o da bitti. Öndeki yeşil ve pembe minik temizleme balmları bitti. Soldaki peelingi 1 kere kullandım sadece. Çok peeling insanı değilim artık anlamışsındır.


Soldaki mor saç spreyi ve çok güzel kokuyor. Eski güncellemede işaretlememiştim. Şimdi yarıya gelmişim. Baya seviyorum onu kullanmayı. 

Mavi şişede face mist var. Gül suyu kadar sevmediğim için çok kullanmıyorum, oldukça yavaş ilerliyor. 

Dalin bebek yağından hiç verim alamadım. Çok az kaldı ama bitirmekte zorlanıyorum. Çok yağlı bir his bırakıyor. Üstelik elimde çok güzel hiç rahatsızlık vermeyen, çok güzel emilen vücut kremleri varken kullanmakta zorlanıyorum ama bitireceğim. Baya az kaldı çünkü. 3-4 kullanıma maksimum biter. Bir de belki havalar soğudukça daha kolay kullanırım. O yüzden bekletiyorum.

Onun sağında saç yağı var. Onu da arada bir az az kullanıyorum. Bence saçlarımın ihtiyacı var çok kuru hissediyorum. Ama fazla kullanmak ağırlık yapıyor az az gidiyor. İşaret de kalmıyor yağlı olduğu için siliniyor şişeden. 


Üstteki fotoğraftaki diğer ürünlerde bitenlerimiz var. Soldaki nivea da vücut kremiydi ve bitti. ondan da memnundum. Sağındaki yumoş'u normal bi hızda kullanıyorum işte artık bitmesini çok istemiyorum. Bazen lazım oluyor çamaşırlara falan sıkmak için. Biterse belki yeniden alırım çünkü evde bir şey bulunsun diye. 

Sağdaki beyazlatıcı ürünü pek kullanmadım. Gerçekten sinirimi bozuyor bu beyaz bana zorla satılan seri.


Body misti iyi kullanıyordum ama şimdi anlıyorum ki Chakra'nın aşağıdaki body mistiyle dönüşümlü kullanınca iyi oluyordu. Onu bitirdim. Tek başına bu yeşil mist sıkıyor. Bir de bunları bitireceğim diye kullanmadığım ve İspanya'dan aldığım zara parfümlerim vardı. Onları da kullanmak istiyordum. Biraz başladım onları da kullanmaya. En azından yine birazcık hevesimi alana kadar kullanayım sonra tekrar devam ederim buna. 

Yeşil deodorant watsons kutusundan çıkmıştı. Az kaldı baya. Sağdaki roll on ise bitti. Zaten minikti.Chakra da bitti, dolayısıyla bu kategoride sadece body mist kaldı. O ama bitmez gibi bir süre daha.


Özetlemek gerekirse project pan konusunda odağımı biraz kaybettim. Ama çok dağılmamaya da çalışıyorum. 

Öyle işte 

23 Temmuz, 2025

Bitenler, hate panler, makyaj panleri ve dahası

 Merhaba Sevgili Okur,

Bazı ürünleri bitirdim. Ne kadar ürünü ne sürede bitirdiğimi hatırlamak, elimde ne kadar ürün olduğunun takibini yapabilmek için bildiğin gibi bu yıl project pan postlarının yanında bitirdiğim ürünlerden de bahsediyorum. Yine bazı biriktirmeler yaptım yani. Öncelikle, bir bb krem gibi bir şey bitirdim. Maybelline'in concealerına benzeyen bir bb krem/fondöten gibi bir şeydi. Açıkçası kapatıcısını severek kullandığım için bunu da sevimli bularak aldım. Çok kullandığım bir şey değildi. Baya uzun zaman aldı bitmesi. Fakat arkadaşlarımın nişanı düğünü gibi süreçlerde de kendisini kullandım. Çok hafif bir renk eşitliği sağlıyordu. Evde bu kategoriden bir ürün bulunmasında sakınca yokmuş. Ayrıca 2 adet minik sample parfüm bitirdim. Bu parfümleri deneme seti olarak almıştım ama hiçbiri büyük boyunu alacak kadar etkilemedi beni. Zaten elimde body mistlerim de parfümlerim de var. 

İki tane Garnier yüz temizleyici bitirdim. Çift fazlı olanı eyeliner sürdüğümde kullanıyordum, güllü olanı ise sadece far falan sürdüğümde kullanıyordum. Gül kokusuna bayıldığım için aldım ama pek de bir olayını göremedim, ben garnier sarıdan devam. 


Şu Benri duş jelinin bir hikayesi var. Ben bunu aldım tamam mı, uzun zaman kullanırım uğraşmayayım duş jeliyle dedim. Ama açıkçası pek beğenmedim. Ve gerçekten uzun zaman kullandım kocaman olduğu için. Sonra o bitmeye yakın palmolive'in aşağıdaki ürününü bimde görüp aldım. Çok uygun fiyatlıydı, hem uygun hem daha az atık üretimi gibi düşünerek bundan 3 ya da 4 tane aldım. Ve bunları boşalan benri şişesine koyarak kullanıyordum. 

Ama malesef ki bunu da hiç beğenmedim. Bir de çok sıkıldım. Çünkü gerçekten ne kadar uzun zamandır olduğunu hatırlamadığım bir zamandır palmolive'i kullanıyorum. 1 yılı net var bak o kadar söylüyorum. Öncesindeki benriyi de sevmediğim düşünülürse muhtemelen 2 seneyi aşkın süredir içime sinen sevdiğim bir duş jeli kullanamadım. 



Benrinin dibinde kalan palmolivei çok daha küçük bir şişeye aktardım. Hala onu kullanıyorum. Bitirdikten sonra umarım uzun zaman sonra sevdiğim bir duş jeline falan geçerim. Evde yine bimden aldığım bir şey var aşırı güzel çiçeksi bir kokusu vardı. Hasretle bekliyorum yani kullanmayı ne diyeyim.... 

Ondan sonra şu nivea baby project panimde vardı hatırlarsın. Az kalmıştı zaten. Biteceği belliydi. Yine bitti sayılır ama paketi kesince içinden çıkanları ufak bir kavanoza koydum, onları da kullanacağım. Haftaya falan biter tamamen sanırım. Yazın çok fazla kullanılmıyor nemlendirici de ya. Neyse sonra da minik dalin bebe yağı vardı ona geçeceğim. Yine project panden. Bu arada bu krem çok güzeldi bence ben sevdim baya. Çabuk emiliyordu ve güzel kokuyordu. Paketi de çok hoşuma gidiyor, içimi açıyordu. Baya memnun kaldım.

Gelelim gül suyuna. Ya da dur onu sona saklayayım.

Emotion roll on da bitti sonunda. Biliyorsun bunlardan elimde 3 tane vardı toplam, bir tanesi çöpe gitti. İkisi de bitmiş oldu. Kokuları güzel olmakla birlikte roll on olarak işlevsiz olduğunu düşündüğüm için tekrar almam. 

Minik bir eyüp sabri kolonya bitirmişim. Sanki bundan başka da bitirmişimdir ama kaybetmiş olabilirim. Azalıyorlar yavaş yavaş. Ve yine bir tane daha parfüm sample'ı kullanmışım.

Gül suyu mevzusuna gelirsek... Benim bir gül suyu bağımlısı olduğumu sağır sultan dahil herkes duymuştur. Yaklaşık 4-5 senedir aktif olarak gül suyu kullanıyorum. kriterim %100 gül suyu olması, parfümsüz olmasıdır. Sprey şişeye aktarır ve yüzüme sıkarak kullanırım. İyi hissettirmesinin yanında yüzümü güzel nemlendirdiğini düşünüyorum. Bu yüzden vazgeçmeye de hiç niyetim yok. İleride güzellik sırrı falan paylaşacak halde olursam herhalde bunu söylerim. 

Ben genelde online, gratisten, watsonstan falan indirim kovalayarak alıyordum. Geçen yıl güzel bir stok yaptığım dönemde, Ispartaya gittik ve oradan da 2.5 litre (yanlış duymadın, 3 bidon halinde ve 2.5 litre) gül suyu aldım. Çünkü hem çok uygundu hem de istediğim gibi saf ve doğaldı. Kaçırmak istemedim. Bu arada bu zamana kadar da bozulmadı eğer merak ediyorsan, skt'sine dikkat ediyorum. Neyse, stoğun üstüne bunu da stokladım. Herhalde 1 yılı aşkın süredir gül suyu almamışımdır. Hala daha var biraz. Belki sene sonuna kadar falan gider. Yine arada buna da uygun fiyata denk gelip almıştım. Bir de hani hep aynı marka suyu içmek önerilmez ya ben de o misal çeşitlilik olsun diye düşünerek aldım. Öyle işte, gül suyu stoğumdan zerre pişmanlığım yok bu arada. Bitince belki de 5 litrelik bidon alırım kim bilir..... 

Bonus olarak far paletimden bahsetmek istiyorum sana sevgili okur.

Bir postta bu paleti panlamaya çalıştığımdan bahsetmiştim ama sonra makyaj malzemesi panlamanın beni strese soktuğunu ve hoşuma gitmediğini anlayarak bırakmıştım. Yine de normal hızımda kullanmaya devam ediyorum. Bazen farklı paletlerimi de kullanıyorum ama mesela şu aralar bunu kullanıyorum hep. o panı görüneni, yanındaki 2 ışıltılı rengi çok kullanıyorum. sol alttaki turuncuyu de şu ara kullanıyorum. bir de sağdaki sütunun aşağı doğru 2.si olan rengi sık kullanıyorum ama bu renklerde pan görmem zor olur sanırım. Çünkü çok az kullanmam yetiyor. Pan gördüğüm rengi tüm göz kapağıma sürüp, sağ üstteki renkle falan crease bölgesini gölgelemekten ibaret makyajım. Bazen o ışıltılı renkleri de göz pınarıma falan sürüyorum minicik. Dolayısıyla hangi ara bitsinler. Ancak işte tüm göz kapağıma sürdüğüm renkleri bitirebiliyorum. Bunu da bitiririm ben. Sonra üst sıradaki pembenin yanındaki kahvemsiyi aynı işlevle kullanıp bitirmeyi planlıyorum. 

Bitirdiğim ürünler ve pop up palet güncellemem bu şekildeydi sevgili okur, project pan güncellememi heyecanla beklediğini biliyorum. 

Sevgiler,

11 Temmuz, 2025

YENİDEN Project Pan

 
Merhaba Sevgili Okur,

Kötü haber, dolaplar yeniden ürünlerle dolmaya başladı. İyi haber, buna bir noktada dur demem gerektiğini -en azından- artık anlayabiliyorum. Bir süredir ara verdiğim project pani ve süreç takibi yapmayı da özlediğim için yeni bir projeye daha başlıyoruz.

Açıkçası işimizi çok zor görmüyorum, çünkü günlük hayatta zaten kullandığım ürünleri ekledim ve kendimi biraz hizada tutmak, çok dağılmadan aynı ürünleri kullanmak ve açık pek çok ürünün hepsinden birer birer kullanmak yerine ilerleme sağlamak amacıyla ürünlerimi seçtim. 

DENİZ KUM GÜNEŞ

Öncelikle güneş kremi kategorimizde iki ürün var. Sağdakini bayadır kullanıyorum. Soldaki yeni geldi ama kullanması çok kolay, beyazlık falan bırakmıyor. Sağdaki malesef biraz beyazlık bırakıyor bence çok sevmiyorum. Onu bitirmeye çalışacağım ama bu süreçte kendime çok eziyet etmeden, o beyazlıklarla çok uğraşmak istemediğim zamanlarda soldakini de kullanacağım. Bu yaz bunları kullanır bitiririm diye düşünüyorum.


YİNE OTEL ÜRÜNLERİ


Evet sevgili okur artık otellerden dandik ürünleri toplamıyorum çünkü başıma bela oluyorlar iyice birikip ama bunlar güzeldi. Bu yüzden de almıştım. 5 şampuan (1 tanesini fotoğraftan sonra buldum) ve 4 body milk var. Şampuanları makyaj fırçalarımı yıkarken kullanmayı planlıyorum. Body milk'in ne olduğunu ise bu cümleleri yazmamın hemen akabinde araştırdım. Vücut kremi gibi bir şeymiş, hızlı emiliyormuş söylendiğine göre. Bakacağız. Bunları dolapta çok bekletmeden kullanmak istiyorum. Şişeleri kullanışlı bu arada, sadece kapak değil de hand sanitizer'ların başlığı gibi yuvarlak bir ağzı var. Belki ileride yine oraya buraya giderken kullanmak maksadıyla şişeleri saklayabilirim. Çünkü bunlara koyup bir şeyler götürüyorum, sonra onları geri getirmiyorum. İyi oluyor gözden çıkarılabilecek şişelerin el altında bulunması.

KOKU FALAN


Body mist konusunda akıllanmıyorum ama watsons sürpriz kutularla tanıştığım için oldu biraz. Yalan yok Chakra'yı kendim gidip aldım çünkü bayadır merak ettiğim bir kokuydu. 50 ml sadece, bu yüzden çabuk biter aslında. Şimdiye kadar bitirememiş olma sebebim kokular arasında da çok dağılıyor olmam. Bir de mesela onu bitirmeden şu yeşil olan watson kutusundan çıktı. Onun da kokusunu başta çok beğenmedim ama sıkmayı da seviyorum. Garip bir ilişkimiz var. Yine kutusu kullanışlı kolonya falan koymalık bir şey sonrasında. İkisini kullanmaya odaklanacağım. Deodorant ve roll on kategorisinde iki ürün var. Sağdaki minik zaten mini boy ve bayadır kullandım, az kaldığını tahmin ediyorum. Ardından yine watsons kutusundan çıkan yeşil deodoranta geçeceğim. Güzel kokmaktan başka işe yaramayan emotiondan sonra gerçekten işe yarayan bir şeyler kullanmak iyi geldi.

TEMİZLEYİCİLER

Temizleyici kategorim de karışık biraz. Soldaki beyaz şişe peeling. Duşta kullanıyorum ve geçen project panden hatırlarsın. Hala kullanıyorum ve bitmedi. Onun sağında mavi kafalı olan da duşta kullandığım yüz yıkama jeli. Çok uzun zamandır benimle. Kurtuluşta yaşıyordum yani aldığımda öyle düşün, artık bitmesi lazım ama biraz daha gidecek gibi. Yeşil zjaja'yı micellar su ya da yağ bazlı temizleyici üstüne cildimi temizlemek için kullanıyorum. Stabil bir şekilde kullanırım yani. Pembe garnier gül kokusu sevdamdan dolayı aldığım ama çok memnun kalmadığım bir micellar su. Ben garnier'in çift fazlılarını daha çok seviyorum. Şeffaf kutunun içinde de zaten sarı çift fazlı olan var. 

Minik kavanozları sadece kavanozu için aldığımı bilecek kadar beni tanıdığını varsayıyorum. O kavanozların solundaki minik şey de peeling. Peelingleri gereksiz buluyorum ama yine sürpriz kutudan çıktığı için kullanayım bitireyim diyorum. Zaten bir işe de yaramıyor. Ama belki yüzüme değil de duşta falan kullanırım. Yüze peeling çok da iyi bir şey değil galiba. Emin değilim bakmak lazım. 


KARIŞIK

Karışık kategorimizdeki ilk belalım vücut kremi. Hem de bebekler için. Ben de bebeğim Didem için kullanıyorum (geçmiş olsun fazla stresten devreler yandı). Çok az kaldı içinde ama benim krem türünden çoook ürünüm var. Eski project pandekileri kullandım ama yeniden birikti çünkü bu benim zaafım olan bir konu. Ama düzenli olarak kullandığım için yine bir çaresine bakacağımıza eminim. 

Yumoş'un ütü suyunu biliyorsun. Bitmiyor. Ama gerekli oldukça kullanıyorum. Artık ondan şikayet etmeyi ya da onunla ilgilenmeyi bırakıyorum. Zararsız olduğuna ve bu kadar yüklenmeme gerek olmadığına karar verdim. 

Onun yanında yine watsons kutusundan çıkan face mist var. Yani yüze sıkılan su gibi bir şey. Yüzü makyaja hazırladığını söylüyor. Makyaj öncesinde kullanmadım ama yüzünüz ne zaman neme ihtiyaç duysa kullanabilirsiniz diyordu, o şekilde sıktığımda hiç memnun kalmadım. Ben zevkine gül suyu sıkmaya devam, o suyu da makyaj altına deneyeceğim. Belki öyle iyi olur. 

Sağındaki saç spreyi (mor olan) ve kokusu çok güzel. Onu düzenli kullanıyorum ama bazen üşeniyorum ben saç ürünü kullanmaya. Aynı şekilde kahverengi olan yves rocher yağ da saç için ve benim saç uçlarım kuru aslında kullansam iyi olur ama üşeniyorum işte. Belki proje sayesinde daha düzenli kullanırım diye ekledim. 

Dalin bebek yağı da Didem için. Çok küçük bir şey ama kremlerden sıra gelmediği için kullanıp bitiremedim. Aradan çıksın çünkü seviyorum. 

En sağdaki beyaz şey de aydınlatıcı krem dirseklere falan sürerek bitirsem iyi olur. Ama yani... İşte... Zor... Yine zorla satılan ürünlerden biri.


DAHA FAZLA NEMLENDİRİCİ

Kremsel statüdeki ürünlerle gerçekten başımın belada olduğunu söylemiştim.

Soldaki farmasi tee pandemiden kalma ama bir çantamın içinde unutmuşum onu. Dün buldum ve hemen projeye ekledim. Belki yapısı bozulmuştur bakacağım ama bozulmadıysa kullanırım baya güzeldi zaten. Bu ikinci kullandığım üründü aynı kremden. 

Bir yüz ve bir göz kremi var mia klinikadan. Normal yani kullanıyorum. En sağdaki de yüz kremi ama o çok az kaldı. O bitince mavi mia ile devam ederim. Ankara'da kullanıyorum sonuçta bunları bir şekilde. Göz kremine de yeni başladım aslında faydası oluyor mu bilmiyorum da nemlendirmek lazım diyorlar diye aldım.


KOLONYALAR

Bu konuda da bazı sorunlarım var. Kolonya biriktirmekten kendimi alamıyorum ama neyse ki kullanıyorum. O minik eyüp sabriler mesela 12 tane falandı, 4 tane kaldı. Birkaçı bitenler poşetimde (çok sormuşsunuz en yakın zamanda bitenler postu da gelecek). En sağdaki selin çok güzel kokuyor. Saçıma falan sıkıyorum ve o şekilde harika olduğunu keşfettim. Saçıma lisans 2. sınıftan beri kolonya sıkarım ve hiçbir zararını gördüğümü düşünmüyorum sevgili okur, merak edip de soracak olursan... Eyfel ise bir parfüm ama parfüm olarak çok kullanamıyorum, oda kokusu olarak kullanacağım. Bir de pereja alışverişimde (çok havalı bir unboxing adı gibi oldu ama el sabunu almıştım) hediye gelen bir pereja kolonya var. Kokusu ağır geldi onu da oda kokusu gibi falan bi şekilde kullanacağım. Şişesini çok beğendim. Ben ve şişeler....


Evet, bir sürü ürün var ama hiç makyaj malzemesi yok gördüğün gibi sevgili okur. Onları tadını çıkararak kullanmak istiyorum. Bunları da tadını çıkararak kullanacağım zaten, çünkü içlerinde hate pan yaptığım yok. Elimdeki ürünleri genel olarak seviyorum sadece çok dağılıyorum, bir ondan bir bundan kullandığım için project panle hedefte kalayım istiyorum. Ayrıca çok zevkliydi buraya da düzenli bir şeyler yazmak. Bu bahaneyle arayı çok açmayız.

Sevgiler,
Didem


21 Mayıs, 2025

Bitenler ve Geri Dönüşüme ya da Çöpe Gidenler

 Merhaba Sevgili Okur,

Biliyorsun kasım ayında başladığım project pane bir süredir ara vermiştim. Daha doğrusu projeyi belirsiz bir süreliğine dondurmuştum; fakat o dönemlerde edinmeye çalıştığım ürün yedeklemeyi azaltmak, elindeki kullanmak ve bilinçli tüketim konularında yol almaya devam ediyorum. Hem tüketimlerimi takip etmek hem de bloga post çıksın maksadıyla bitirdiğim ürünleri bitiriyordum. Şimdi birlikte 21 Marttan beri bitirdiğim ürünleri inceleyelim.




Öncelikle iki adet rimel bitirdim. İkisi de açıktı ve uzun zamandır kullanıyordum. Normalde rimellerde 6 ayda elden çıkarmak, çöpe atmak öneriliyor hijyenik gerekçelerle, benimkiler bu süreyi aşmıştı. Artık kurumaya da başlamışlardı sanırım. Çok anlamıyorum rimellerde ama artık eski verimi alamıyordum. Bu yüzden ve süresi de çok geçtiği için artık elimden çıkardım. 

Bir de ruj bitirdim. Beaulis first date'ti sanırıma adı; fakat yazısı silinmişti. Uzun zamandır elimdeydi. Çok severek kullandım. Bittiği zaman tekrar aldım. Bir tane daha bitirmeye çalıştığım kalem ruj var, ondan sonra kullanmaya geçeceğim. Benim günlük rujum olarak işlev görüyorlar.

Minik eyüp sabri kolonyalar almıştım hatırlarsan. Yeni koleksiyonlardı. 30 Aralık'ta satın almıştım (yılbaşı öncesi, güzel bir alışverişti..) fakat o zamandan beri kullanmaya kıyamamıştım. Artık kullanıma açtım. Bu kolonyaları çok sık kullanmak çok parfümsü yapılarından dolayı çok keyifli olmayabiliyor. Ama bir süre ara verdikten sonra tekrar dönüyorum. Özlemişim oluyorum o sırada ve yeni bir koku denemiş oluyorum. Çok seviyorum bu yüzden. 

Minik boy lens solüsyonu bitirdim ve çok uzun sürüyor bunları bitirmek. Bu boyları seyahat için iyi oluyor. 

Uni şişesinin solundaki şişede gül suyu vardı. Bundan elimde toplam 2 tane vardı ve bu ikincisiydi. Bitirmiş oldum. Bu şişeyi tekrar kullanırım. 

Uni baby şişesi içinde Eyüp Sabri'nin bebek kolonyası vardı. Ama pembe veya mavi olan değil. Turunculu tontik bir şişesi vardı. Kokusunu kolonya olarak sevmemiştim. Çok uzun zaman önce almış olmama rağmen kullanmıyordum, kenarda duruyordu. Project pan vesilesiyle bitirmeye karar verdim ve bittiği için çok sevindim. Kolonyayı sevmeme sebeplerimden biri de şişesiydi, kullanımı rahat değildi. Bu yüzden bu uni baby şişesine koymuştum. Şişenin yarısı doluydu ve body mist gibi kullanarak bitirdim. Saçlarıma falan sıktım. Ama sevmedim ya gerçekten benden uzak olsun. Pembe ve mavi baby'ler güzel ama onları deneyebilirim bir ara.

Angie yazan body mist idi. Kokusu güzeldi, severek almıştım ve severek kullandım ama çok sıkıldım. Çünkü çok uzun sürede bitiyor. Öyle önüne gelen body misti almamak lazım, bitirmek zor oluyor. 

Batiste kuru şampuan hakkında daha önce çok sevmediğimi söylemiştim. Daha doğrusu kuru şampuan olayını sevmediğimi söylemiştim; ama şişenin sonlarına doğru faydalı olduğuna karar verdim. Saçları gerçekten dolgun ve temiz gösteriyordu. Kışın her gün duş almazken kullanıyordum yani, bu yüzden evde bulunması için bitirdikten sonra bir tane daha aldım. 

Böylece net bilançoyu göz önüne alırsak, 

29 Ekim'de yazdığım posttaki görselleri inceleyelim.


Soldaki mavi parfüm ve pembe body mist bitti. Diğer 3 parfümle bir sorunum yok severek kullanmaya devam ediyorum.


Soldaki Yves Rocher ve beyaz kapaklı yüz nemlendiricisi duruyor. 5 ürün bitti.


Lip balm kategorisi biraz karıştı. Burada olmayan bir lip balm daha buldum. Sonra bir kavanoz lip balm daha geldi bana ben de bir tane aldım hatta....... Lip balm kötü olduğum bir kategori. Buradaki 2 ürün bitti, bir tanesi de çok azaldı. Kırmızı kavanoz ise kayıp. Ama elimde hala bir sürü lip balm var. Belki yeni bir envanter çıkarabilirim.


Burada değişen bir şey yok galiba şu an L'oreal'i kullanıyorum, diğerleri duruyor. Bitecek gibi de değiller çünkü pek eyeliner kullanmıyorum artık.


2 tanesi bitti. Ama hala 2 yıl kullanacak kadar rimelim var inanılır gibi değil, tam bir çılgınlık hali.


Kolonya kategorisinin tamamı bitti, zaten benim için en kolay kategori sanırım.


Soldaki beyaz çöpe gitti işlevini yitirdiği için. Yeni eklenenler de oldu bu kategoriye. 

Sonuç olarak, 29 Ekimden bu yana bir sürü kolonya kullanmışım. 
Saç ürünü çok kullanmıyorum, pek bitirmiyorum. 
Eyeliner pek kullanmıyorum, bitiremiyorum ve gereğinden fazla stoğum var. 
Rimelleri kullanıyorum, 2 tane bitirdim ama yine de gereğinden fazla stoğum var.
Lip balm kullanıyorum ama alıyorum da. Sayısı pek azalmıyor.
Krem ürünlerini kullanıyorum; ama biraz aldığım da oldu. 
Parfümlerimi kullanıyorum; çünkü pek yenisini aldığım bir kategori değil. Hatta bebek kolonyalarımı da body mist gibi kullanıyorum evde falan. Yeni parfüm almıyorum. 

Dolayısıyla bence 29 ekimde yaşadığım farkındalık işe yaradı. Artık tüketimlerime ve satın alımlarıma daha çok dikkat ediyorum. Ama gereksiz alışverişi ve yedeklemeyi sıfırladım diyemem. Krem kullanıyorum diye indirimde görüp aldığım oldu. Doğru, kullanıyorum fakat yine de elimde çok fazla olmasını istemiyorum. Bu yüzden kontrolü bırakmamam gerek. Bir de tesadüfen roll-on, deodorant geçti elime biraz (sürpriz kutu gibi şeylerden) dolayısıyla bir süre kullanabilecek kadar bu kategoride de ürünüm birikti. 

Ama elimde olan ve hate pan yaptığım pek ürün yok. Elimdekileri severek kullanıyorum. Sadece bazılarının (saç ürünleri mesela) sayısı fazla olduğu için hangisini kullanacağımı bilemiyorum. Aslında project pan bu karışıklığı gidermek açısından çok iyiydi. Ama özgürlükten de memnunum, sevdiğim ürünlerimi severek kullanıyorum. Yine de belki bir ara tekrar bir project pane başlarım. 

Sevgiler,
Didem