11 Kasım, 2014

09 Kasım, 2014

Vize-final



Buraya girdiğim en son yazı oldukça manidar bir tarihe denk gelmiş: 14 Haziran.
Üniversite sınavından bir gün önce.

Uzun bir aradan sonra girdiğim bu yazıyı ise üniversitemin vize haftasında yazıyorum. Bunalmışlığın, çokça da bilmezliğin getirdiği sıkıntılardan ötürü.
Az önce çok iyi bir halt yiyerek yarın sınavına gireceğim hocayı çeşitli sözlüklerde arattım ve hocanın bizzat kendisinden iki saat dersinden geçmenin ne kadar zor olduğunu dinlemek yetmemiş gibi buralardan bir kez daha okudum. Ne soruyor da bu kadar geçirmiyor, insanlar üç yıl aynı dersi alıyor -iktisat değil ders- diye düşünmekten çıldıracağım.Tabi fazla da düşünmemeye çalışıyorum yarın nasılsa öğreneceğim ve aslında sorumun cevabını öğrenmek istiyor muyum emin değilim.

Bu da böyle bir gün işte.
Yarın da başınızın etini bir başka dersten yakınmak suretiyle yiyeceğim.

Çünkü başının etini yiyeceğim bir başkası yok. Bütün haftasonunu tek başıma, bir odanın içinde geçirince demek ki...

14 Haziran, 2014

Kötü sözler yazıp yollamak istiyorum bu 14 haziran akşamında.

06 Haziran, 2014

5 yılın sonu

Yıl, 2010. Aylardan haziran.Hazırlığın bitmesine günler kalmış, ilk mezunların mezuniyetine gitmiştik. Süslenip püslenip gitmemiz oldukça garip karşılanmıştı; fakat ben hala mantıklı bir hareket olduğunu düşünüyorum. Ciddi bir yere gidiyoruz sonuçta. ve hazırlığız!

6 Haziran 2014. Gördüğümüz her mezuniyette düşlediğimiz kendi günümüz... Bizim günümüz. İlk gününü, her gününü, tüm hatıraları hatırladığımız okulumuzun son günlerinden en özeli. Bir gün bu günün geleceğini biliyorduk; ama hiçbirimiz inanamıyorduk. Bunaldığımız sınav zamanları, saç baş yolduğumuz TÜBİTAK süreci boyunca aslında bir parçamız hep biliyordu bu okulun da bir gün biteceğini... 5 koca yılın geçip de konfetilerin patlayacağı günün geleceğini. Geldi işte. Şimdi ygs-lys'ye can sıkıyoruz; fakat zaman kuş gibi akıp gidiyor, bunu örneklerle öğrendik.

Burukluk var mı? Hayır yok. Yaşanması gereken bir lise zamanını yaşadık, güzel arkadaşlıklar edindik ve artık yolumuza devam etmeliyiz. Açıkçası 5 yıl uzun ve biraz da sıkıcı bir süreç. Yenilik iyidir.

Hayatlarımızın fonunun değişmesi, kişilerin aynı kalması dileğiyle bitirdim bir günü. Çok mutlu bir günü.


01 Ocak, 2014

Arkadaşlar kafayı yardım

 Bu arada bu temsili resim benim ödevimin biteceği tahmini süreyi de göstermekte. Adeta benim için çizilmiş. Yanaklar da aynı ben zaten. Kafadan düşen solucanlar biraz kafa karıştırıcı yalnızca.

Sliwer'la yapmış olduğumuz 1000 soru iddiası gereği 1 Ocak sınırları içindeki 24 saatte  1000 soruyu tamamlamam gerekiyor. Saat 7de kalktığım halde bu rakamın yarısının herhangi bir katına henüz yaklaşamadım. Ve yalnızca 12 saatim var.

24 saat dolmadan bu soru sayısı tamamlanmak zorunda.

Burayı güncel tutacağım çünkü kafayı yarmak üzereyim. Yetişmeyecek korkusu sardı.

Aslında mantıken yetişmeli. 1000 soru 1000 dakika desen 16 saatte soru sayısı yetişiyor. Ki ben yalnızca 6 saat uyudum, demek oluyor ki iki saat cebime kalıyor.

Abartmayayım ya o kadar da vahim durumda değilmişim.

17.49 Son 160 soru ve kendimi iyi hissetmiyorum. 

BİTTİ! 19.19'DA BİTTİ!!!!